Ruj sürmek makyajımızı tamamlamanın bir parçası. Ruj tazeleme de elimizde olmayarak sık sık yaptığımız durumlardan biri…
Ancak bazı ruj ve dudak parlatıcılarının içeriğinde yoğun miktarda bulunan zararlı maddeler sağlığımız için risk oluşturabilir. Ruj olmadan bir dakika bile duramam diyorsanız kullandığınız ürünleri içeriğini bilmeniz iyi olacaktır.
Bir kadının makyaj setinin içerisindeki en önemli ürün muhakkak rujdur. Hiç şüphe yok ki bu renklilik güzelliğimize bir level daha atlatır. Ruj sürmeyince sanki makyaj eksik kalmış, bir şeyler pek de güzel görünmüyor gibi hissederiz.
Hatta farklı renklerde rujlar kullanmayı, dudaklarımıza sanat eserleri çizmeyi trend haline bile getirdik. Ancak ne pahasına olursa olsun, rujlar üretim materyalleri sebebiyle maalesef ki bazı kaçınılmaz yan etkilere yol açarlar.
Pek çok ruj kurşun içerir. Ki bu son derece zararlıdır ve geri dönüşü olmayan sağlık problemlerine yol açabilir. Kozmetik ürünlerinin içerisinde bulunan kurşun maddesi özellikle de sinir sistemine zarar verebilir. Ruj tazeleme de bu zararı devamlı olarak katlar.
Kurşun, pek çok rujda ortak bir bileşen oluşturur ve sinir sistemi üzerinde zararlı bir etkisi olan nörotokindir. Bunun yanında beyin hasarına, hormonal dengesizliğe ve infertiliteye yol açabilir.
Rujlar kurşunun yanında kadmiyum, magnezyum ve krom gibi zararlı ağır metalleri de içerir. Tüm bu metaller tehlikeli hastalıklara ve organ hasarlarına yol açabilir. Son derece yüksek miktarda kadmiyum böbrek yetmezliği riskini arttırabilir.
Ruj tazeleme şiddetli mide tümörlerine yol açabilir.
Hatta içerisinde bulunan petrokimyasal; büyüme ve gelişmede de etkili rol oynayabilir. Pek çok ruj, zararlı yan etkilere sahip ortak bir bileşen olarak petrokimyasallara sahiptir. Petrokimyasallar, ham petrol ve doğal gazın bir yan ürünüdür. Büyüme, gelişme, üreme ve beyin gelişimi için bir engel oluşturan endokrinin bozulmasına sebep olabilir.
Yapılan araştırmalarda; rujun içerisinde kullanılan koruyucuların kansere de yol açabileceği belirtiliyor. Rujların içerisinde kullanılan koruyucular, kanserojen olarak da bilinen formaldehit ve parabenlerdir. Bu koruyucuları kullanan rujlar; gözlerde tahrişe, öksürüğe, hırıltılı solumaya ve cilt üzerinde tahrişe yol açar. Kullanılan mineral yağlar ciltteki gözenekleri bloke eder ve pek çok kalıcı zararlı etkiden sorumludur.
Aynı zamanda kullanılan kimyasallar vücut sağlığında oldukça etkilidir. Bizmut oksiklorür, ruju korumak içi kullanılan bir kimyasal olmasına rağmen vücut için büyük bir risk oluşturur. Rujların zararlı etkisi, bu maddenin kanserojen özelliğinden kaynaklanır.
Ruj tazelemek vücuda toksin alımını arttırır, bu da toksititeye yol açabilir.
Dışarı çıkarken pek çok zaman ruj süreriz. Özellikle yemek yerken ya da bir şeyler içerken bu kimyasal rujları yutar ve vücudumuza alırız. Bu, rujlarda bulunan toksinlerin etkisini arttırır.
Ruj ya da dudak parlatıcıları kadınların alüminyum, kadmiyum, krom ve manganez için izin verilen günlük alımı aşmalarına neden olur. Hele bir de sürekli ruj tazeleme işlemi yapıyorsanız, ne kadar aştığınızı siz düşünün.
Bu maddeler vücutta zamanla birikir ve toksisisteye yol açar. Bu metallerin alımı, kabul edilen günlük alım miktarı sınırlarının (ADI) yüzde 20’sinden fazladır.
ADI, bir kişinin herhangi bir önemli sağlık riski olmadan maruz kalabileceği zehir miktarıdır.
Bu yan etkileri yaşamamanız için kullandığınız ruj ve dudak parlatıcılarının içerdikleri maddelerin ne olduğundan emin olmanız gerekmektedir.
Ve sürekli olarak ruj tazeleme işlem yapanlardansanız, dudaklarınızın doğal halinin de gayet güzel olduğunu unutmayın.
